Perşembe, Kasım 11

Güncelleme #Fenerbahçe

Fenerbahçe 4-2 Eskişehirspor
  
Sisle başlayan,Fenerbahçe adına işlerin aslında yolunda gittiğini vurgulayan bir maçtı esasında. Maç öncesi 4-6 gol tahmininde bulunmuştum. Gelen goller ve Fenerbahçe'nin kendimi bildim bileli böyle hızlı başlasa bile elbet dinlenecek olması,tahminimi doğru çıkarma olasılığını yüksek tutuyordu. Ah bir de oynanan futbol vardı ki kendimden geçtiğim anlar oldu. Bazen galibiyet serileri geliyor ama şu mutluluğu vermiyor mesela. Sonuçta 3 puan... ile başlayan cümleler. Her ne kadar doğru da olsa şu oyunu istiyor insan izlemeyi. O hafta boyunca kimsenin ağzına laf vermeyecek olan futbol...
...Alex oynadı mı oynuyor,sahada Alex oynuyor dedirtiyor. Alex eğer sahada olmasına rağmen oynamazsa da farkını elbet bir şekilde belli ediyor. Basitinden her halinle güzelsin,iyisin sen bizim her şeyimizsin Alex! Gökhan Gönül vardı bir de o günden beri yazmaya can attığım. Fenerbahçe'deki en iyi performanslarından birine imza atarken istatistiklere 1 gol 2 asist ekliyordu kendi adına,biz de ekran başında keyiflenmekle meşguldük onu izlerken. Keza Mehmet Topuz. Ne laflar yerdi kendisi bu sezona kadar. Ama bu sezona kadar! Ve Semih'in Euro 2008'den sonraki en etkili oynadığı zaman periyodundayız,aman küstürülmesin,kaptırılmasın. Bunların yanında kötü şeyler de yok değildi. İlk olarak talihsiz bir Emre sakatlığı var yerde kaldı bir an,eyvah dedik sakatlanmıştı artık. Her yazıda belirttiğim gibi Kazım var bir de,yine saçmalamaya devam etti. Bilica hata yaptığı ve aleyhe golle sonuçlanan bir pozisyondan sonra kimileri tarafından ıslıklandı. Ki bu mide bulandırıcı bir durum. Sahada çubuklu formanı terleten bir oyuncu var,o da istemiyor bu şekilde olmayı ama kapasitesi belli. Islıklamak yapılası en son şey. Sevmemek,performansını beğenmemek ayrı şey,ıslıklamak ayrı şey. Islık futbolcuya değil Fenerbahçe formasına yapılıyor mantıklı düşünecek olursak orada. Ve Güiza'ya da değinmek istiyorum. Ameliyat olmuştur,bilmem nedir tamam da genelde yatarak para kazanması hiç hoşuma gitmiyor. Güiza'yı takımda tutmak kabahat iken halen ısrar ediliyor,para yediriliyor. Ne Güiza Fenerbahçe'ye ne de tam tersi... Birbirlerine yaramazlar,her sezon onlarca gol mü kaçırması gerekiyor bu durumun anlaşılması için. 
Son olarak bu güzel futbol için takıma teşekkürü borç bilirim.
Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Bünyamin Gezer, Volkan Narinç, Asım Yusuf Öz
FENERBAHÇE: Volkan, Gökhan Gönül, Lugano, Yobo, Caner, Mehmet Topuz, Cristian, Emre(Kazım dk. 32 ), Stoch(Bilica dk. 46), Alex, Semih (Dia dk. 82)
Yedekler: Mert, Bekir, Andre Santos, Gökhan Ünal
TD: Aykut Kocaman
Eskişehirspor: Ivesa, Koray, Sadıgov, Nadaravic, Volkan, Bülent, Pele (Doğa dk. 46), Serdar, Sezer, Erkan (Tello dk. 81), Batuhan (Adem Sarı dk. 65)
Yedekler: Atilla, Diego Angelo, Alper, Burhan
TD: Bülent Uygun
Goller: Alex (dk. 3 Pen.), Semih (dk. 18 ve 72), Gökhan Gönül (dk. 45+1) (Fenerbahçe), Sezer (dk. 13), Serdar (dk. 66) (Eskişehirspor)
Kırmızı Kartlar: Lugano (Devre Arası) (Fenerbahçe), Sezer (Devre Arası) (Eskişehirspor)
Sarı Kartlar: Koray, Sezer (Eskişehirspor), Lugano, Kazım (Fenerbahçe)
 
Ankaragücü 4-2 Fenerbahçe
Önemli bir vize sınavından çıkmış,kafa bin beş yüz olmuş servis bekliyordum ki karanlıkta,kafayı bir kalırdım ki bana biraz uzaktan geçen takım otobüsünü gördüm. Ankara tesislerinden ayrılmış 19 Mayıs Stadına doğru yol alıyorlardı. Haydi bakalım dedik ve gönlümüzce uğurladık zaten yolunda olan otobüsü. Hafta içi ve Ankara deplasmanı... Fenerbahçe için sıkıntılı bir hava oluşur genelde. Buna rağmen Semih'in golüyle iyi başlamıştık mücadeleye. Golden sonra ne olduysa teslimatçı oyun anlayışına dönüldü ve Ankaragücü tam manasıyla çevirdi maçı. Ne oluyor anlamış değilim golden sonra? Neden etkisizleşiyor takım ve neden tek gole odaklanılıyor sadece? Hayretlik! Takımın yarısı yedek çıkışlı falan demek istemiyorum,oraya bağlamak biraz hata olur çünkü. Ama Alex ve Emre isimlerinin olmaması da etkilemeyecek değil takımın performansını.  Sadece Stoch,Santos,Gökhan Gönül,Yobo'nun oyunda istikrarlı olmaya çalışmalarıyla olacak iş de değil bu. Neyse ki Kupa mücadelesiydi. Lig'te de affetmez kimse aman dikkat. Bunun telafisi olur ya da olmaz bilmiyorum ama gruptan kayıpsız çıkmayla kaybederek çıkma arasında çok bir fark yok,önemli olan yapılan hatalar ve bunlardan ders çıkartmak.
Stat: Ankara 19 Mayıs
Hakemler: Barış Şimşek, İsmail Köse, Mehmet Metin 
Ankaragücü: Senecky , Güven (Mehmet Çakır dk. 46), Rajnoch, Klukowski, Uğur, Theo , Kaan, Sapara (Umut dk. 84), Adem, Metin (Doğan dk. 46 ), Sestak
Yedekler: Bora, Ümit, Meye, Gabriç
TD: Ümit Özat 
FENERBAHÇE: Serkan, Gökhan Gönül, Bekir, Yobo, Andre Santos, Gökay, Christian, Caner (Gökhan Ünal dk. 68), Kazım (Dia dk. 68), Stoch, Semih
Yedekler: Mert, İlhan, Okan, Hakan, Bilica
TD: Aykut Kocaman
Goller: Semih (dk. 12), Rajnoch (dk. 49), Sestak (dk. 77), Gökhan Gönül (dk. 85 k.k.), Andre Santos (dk. 90), Kaan (dk. 90+1)
Sarı Kartlar: Theo, Uğur, Senecky (Ankaragücü), Caner, Semih, Gökhan Gönül (Fenerbahçe)

Hiç yorum yok: